CAHİLİYE BİLGİSİZLİĞİN DEĞİL İMANSIZLIĞIN ADIDIR.
İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı bu haftaki konferansında Peygamberlerin tevhid mücadelelerinde kavimleriniyle olan münasebetleri konu edindi. Mustafa Demir’in konuşmacı olarak katıldığı “Peygamberlerin Kavimleriyle ilişkileri ve çıkarılacak dersler” başlıklı konferansta konu derinlemesine ve kapsamlı bir şekilde ele alındı. Mustafa Demir konuşmasına Kur’an da kıssaların anlatılış sebebini anlatarak başladı. Daha sonra cahiliye kavramının Müslümanlar açısından nasıl anlaşılması gerektiği üzerinde duran demir şöyle dedi. “Cahiliye bilgiden yoksun olmaktan çok Allah (c.c)’ı ve ilahi buyrukları bilmeme ya da bu değerlere kasten iman etmeme, İlahi buyrukların birey ve toplumu ahlaki kemaliyete ulaştırabilecek bir değerler silsilesi olduğunu kavrayamamak veyahut bu değerleri reddetmektir. Cahiliye İlmin, Hilm’in, ahlakın karşıtlığıdır.”
Konferansta ayrıca Peygamberlerin kendi toplumlarındaki konumunun üzerinde duruldu.Peygamberlerin kavimleri içerisindeki konumları aşağıdaki başlıklar üzerinden ele alındı.
a-Kavimlerinin peygamberleri çok iyi tanıdıkları
b-Tebliği kavimlerinin diliyle yaptığı
c- Kavimlerini tağuttan, şirkten ve küfürden arındırıp Allah’ı birlemeye çağırdığı
d- Bunu yaparken bir ücret talep etmedikleri
Ardından Şirk toplumunun vahye karşı çıkışlarının temelinde Atalar Dini anlayışının hakim olduğu üzerinde duruldu ve atalar dininin toplumdaki tezahürlerinden bahsedilerek “Atalara bağlılık, fıtratına tevhidin yerleştirildiği insanın karşı karşıya olduğu imtihan türlerinden birisidir. Tevhid inancının fıtrata yerleştirilmiş oluşu, kıyamet gününde ”Ondan haberimiz yoktu” denmemesi içindir.” denildi.
Toplumda süreç içerisinde oluşan Atalar dininin tezahürleri maddeler halinde özetlenilerek her bir madde için kuran ayetlerinden örnekler verildi.
1- Putculuk
2- Kadercilik ve atalar dini (Allah dileseydi ne biz ne de atalarım şirk koşmaz haram kılmazdık )
3- Ahireti inkar ve atalar dini
4- İleri gelenler ve atalar dini ( Önde gelenlerin karşı çıkışları
4- Çıkarcılık ( Yeni dine tabii olmaları sonucunda elerndekilerinin kaybolup gitmesi korkusu)
5- Akletmemek
6- Peygamberleri çekememezlik
7- Yanlış şefaat anlayişi
8- Yanlış infak infak anlayişlari
9- Allah’tan başkasi adina kurban kesme
10- Kız çocuklarını öldürmeleri
12- İbadetleri engelleme
13- Vahye karşı tavırları
14- Kur’an-ın insanlara ulaşmasını engelleme
15- Namazı bozarak sürdürüyorlardı, hac ve tavaf yapıyorlardı
Konuşmasında peygamberlere yapılan sözlü ve fiili saldırılara da değinen Demir bu saldırıları “Delilik. Cinlenmişlik, büyücülük, yalancılık iftirası ve bunların sonuç vermemesi ve hapsetme, sürgün etme ve öldürülme tehdidi.”başlıkları altında inceledi.
Sonuç bölümünde ise Peygamberlerin öncelikli olarak şirkten hicret ettiklerini, müşriklerin taviz taleplerine karşılık tavizsiz daveti toplumlarına götürdüklerini ve toplumdaki sapkın din anlayışının yerine tevhide dayalı sahah din anlayışının ikamesi için mücadele ettiklerini ve gerekirsebu uğurda çekinmeden bedel ödediklerini ve davetin süreklilik arz eden bir ibadet olması gerektiğini vurgulayarak konuşmasını bitirdi.