İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı tarafından düzenlenen Alternatif eğitim Konferanslarında bu hafta “Mekki surelerin günümüze mesajı” konusu işlendi. İLKAV konferans salonunda Şeyho Duman’ın sunumuyla gerçekleştirilen konferans Pazar günü saat 14’de Mekki surelerden bir kısmının okunduğu Kuran’ı Kerim kıraati ile başladı. Konuşmasına henüz kendilerine mesaj ulaşmamış olan cahiliye toplumunun özelliklerini anlatarak başlayan Duman şöyle dedi:
Babaları uyarılmamış bir topluma gelen ilahi mesajlar tabidir ki onların durumlarına göre akıllarına göre hitap etmeyi hedeflemiştir. Biz resule verilen görevin yasin suresinde geçtiği üzere kendinden öncekilerin uyarılmadığı ve bu yüzden gaflet üzerinde yüzen topluluğun uyarılması olduğunu biliyoruz. “Ataları uyarılmadığı için kendileri gaflet içinde olan bir kavmi uyarasın diye” 36/Yasin/5 hitabıyla birinci derecede hedef alınan topluluğun özelliği çeşitli putlara tapan ve aynı zamanda çeşitli özellikleri bulunan topluluk olmasıydı. Resulün görevi bu topluluğun yaşantıları içerisinde hayatlarının bir parçası olarak telakki ettikleri ve putların yanlışlığı yıkmaya yöneliktir. Bunu yaparken, onların tanıdığı muciz ifadelerle hayrete düşürecek ve adeta edebi üslubuyla onları şaşkına çevirecek bir tarz ile hitab ediyordu. Bunun için onların kullandığı harflerden ve kelimelerden teşekkül eden cümleler ile onlara hitabı gerçekleştirirken icazda onların hiç rastlamadıkları bir üslubu kullanıyordu. Bu üslupla ilk defa karşılaşanların çoğu bu hitap biçimine hiç alışık olmadıkları için sihir demekten kendilerini alamamışlardır.
Kuran’ın mesajının çağlara ulaştırılmasına da değinen Duman şöyle devam etti. “ İlahi mesaj bütün çağlara yönelik olarak muhafaza ettiğine göre resulün izini takip eden tebliğcilerin en güzel bir üslupla nebevi metodu takip ederek bu çağın insanına ulaştırması gerekir. Çağımızın insansı güzel bir şekilde eğitilmelidir. Ta ki o günün putperestinin hayret ettiği bir uslupla çağımızda aynı güzellikler içerisinde çağımız davetçisinin daveti vahiyle yapması gerekir. İnsan fıtratının ve selim aklın kabul edeceği metot ile bu peygamberi sünneti icra etme noktasında davetçi sorumludur.”
Konuşmanın sonlarında Mekki ve Medeni sureler arasındaki farklar ele alındı. Mekki ve Medeni surelerin tanınması hakkında bazı bilgilerin verilmesinin ardından, ihtilafsız olarak kabul edilen Mekki surelerin sayısının 82, geriye kalan 20 surenin Medeni, 12 surenin ise ihtilaflı olduğu üzerinde duruldu. Aslında Mekki ve Medeni surelerin hepsinin genel olarak bir bütün olduğu, hepsinin tevhidi akidenin sağlam bir şekilde oturtulmasında önemli bir yeri olduğu fakat bu bütünlük içerisinde hitaplarda ve konunun ele alınış tarzında bazı farklılıkların görüldüğü üzerinde duruldu. Genel olarak mekki surelerde insan fıtratına ve akla hitap eden uyarıcı bir tarzın hâkim olduğu, medeni surelerde ise daha çok daveti kabul edenlerin muhatap alınarak sorumluluklarının belirlendiği anlatıldı. Yaklaşık iki saat süren konferans izleyicilerden gelen soruların cevaplandırılmasıyla sona erdi.
.jpg)
