İzmir'de faaliyet gösteren Özgün-Der tarafından, İzmir İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu'nda "Şehidler Gecesi" düzenlendi.
Hamza AKDENİZ'in sunuculuğunu yaptığı gece Hacı EKER'in Kur'an-ı Kerimtilaveti ve Türkçe meali ile başladı. Hamza AKDENİZ; bundan sonra yapılacak olan gecelerin yalnızca bir şehidi anma değil, tüm şehidleri anma gecesi olarak yapılacağını duyurdu. Afganistan'da Rus askerleriyle girdiği çatışmada şehid düşen Bilal YALDIZCI, yetimhane projesi için gittiği Afganistan'da uçak kazasında şehid düşen Bahattin YILDIZ ve Gazze'ye yardım götüren gemide şehid düşen Cengiz SONGÜR, Cengiz AKYÜZ, Cevdet KILIÇLAR, Furkan DOĞAN, İbrahim BİLGEN, Ali Haydar BENGİ, Necdet YILDIRIM, Çetin TOĞÇUOĞLU ve Fahri YILDIZ programda yad edildi. Cengiz AKYÜZ'ün ailesi de salondaydı.
"Şehadet ve Şehidlik" konularını içeren sinevizyon ile devam eden gecedeÖzgün-Der Başkanı Mehmet DEMİR, Cengiz Songür için yazdığı şiirini okudu.
Zaman zaman duygusal anların yaşandığı gecede ilk konuşmayı yapan yazar HüseyinALAN oldu ve konuşmanın ardından Yasir SAĞIROĞLU "Şehit Türküsü"nü okudu.
Akabinde Şehid Cengiz Songür'ün kızı Ayşegül SONGÜR kürsüye çıktı, fakatgecenin duygu yüklü atmosferinden dolayı konuşmasını gerçekleştiremeden birkaç cümleyle kürsüden ayrılmak durumunda kaldı. Konuşmasını ilerleyen saatlerde kardeşi Zeynep SONGÜR gerçekleştirdi.
Yusuf CAN'ın ezgisiyle ilerleyen program, Hamza AKDENİZ'in okuduğu şiirdensonra Ankara'dan geceye katılan yazar Mehmet PAMAK'ın konuşmasıyla devam etti. Mehmet Pamak'ın konuşması birçok kez izleyicilerden alkış aldı.
Programın sonuna doğru Zeyd CAN'ın dua öncesi yaptığı konuşmasında amcamdediği Cengiz Songür'ün şehadetinden sonra bazı çevrelerden kaynaklı olayları üzüntüyle dile getirirken, tepkisini de samimi bir şekilde ortaya koyması izleyiciler tarafından takdir edildi.
Program Yasir Sağıroğlu'nun söylediği ezgiyle birlikte sahneye tevhidbayraklarıyla çıkan çocukların renkli görüntüleriyle son buldu.
Mehmet Pamak'ın Şehitler Gecesi'nde Yaptığı Konuşmasının Özeti..
Mehmet Pamak, önce İsrail terör devletinin Filistin’deki 60 yılı aşkın bir zamandan beri süregelen kanlı işgaline karşı yürütülen onurlu direnişi gündeme getirdi. Bütün Müslümanların sorumluluğu olan ve ümmetin onuruyla özdeş bulunan Kudür ve Mescid-i Aksa’nın savunulmasının, zayıf bırakılmış, imkansızlıklarla kuşatılmış, silahsız mazlum Filistin halkının ve onurlu çocuklarının omuzlarına terk edilmemesi gerektiğini ifade etti. İşte bu sebeple, bir yandan onlara dua ederken, ortak davamıza sahip çıkıp kamuoyu oluştururken, diğer yandan da maddi yardım başta olmak üzere her türlü imkanımızın seferber edilmesi, dünya kamuoyunun bu büyük vahşete karşı bilinçlendirilmesine yönelik çalışmalar yapılması gerektiğine dikkat çekti. Mavi Marmara’nın da işte bu amaçlarla yola çıktığını, Müslim, gayrimüslim insanların birlikte insani yardım için hareket ettiklerini, ancak uluslararası sularda korsan terör devletinin katil ordusunun saldırısına uğradıklarını ve 9 kardeşimizin şehid edildiğini, onlarcasının da yaralandığını ve Türkiye dahil bütün dünya devletlerinin bu katliamı canlı yayında izlemekle yetinip, tek bir itiraz ve uyarının İsrail terör devletine yöneltilmediğini hatırlattı.
Furkan 52. (Fakat evrensel uyarıcılık görevini sana verdik..) O halde, kâfirlere boyun eğme ve bununla (Kur'an ile) onlara karşı olanca gücünle büyük bir cihad ver!
Yazar Mehmet PAMAK