Her yıl Ramazan ayının son cuması “Dünya Kudüs Günü “olarak Müslümanlarca çeşitli etkinlik ve programlarla kutlanıyor. Bu bağlamda İlkav da Cuma öncesi Kudüs ve Filistin davasını anma etkinliği çerçevesinde bir program tertip edildi.
İlkav konferans salonunda düzenlenen program büyük bir katılımla Filistin direniş tarihini anlatan slaytın gösterimi ile başladı. Programa davet edilen Filistinli İbrahim Enes, Ahmed Hüseyin ve Mahmud Şekur kardeşlerimiz, ümmetin temel sorunlarından olan Filistin, Kudüs ve Mescidi Aksa’nın Siyonist terör devletinin işgali altında olması meselesini ve ümmet olarak sorumluluklarımızı gündemleştirdiler. Osman Yıldızın soru cevaplı yönetiminde Filistin davası ile ilgili çeşitli güncel soruları da cevapladılar.
Konuşmacılar genel olarak şu hususlara değindiler:
“Batının özellikle de önce İngiliz, sonra ise Amerikan emperyalizminin oyunları ve desteğiyle bölgeye yerleştirilen Siyonist terör örgütleri, katliamlarla ele geçirdikleri Filistin toprakları üzerinde BM kararıyla bugünkü İsrail terör devletini 1948’de kurdular. Ondan sonraki yıllarda da yine Batı desteğinde sürekli yeni katliam ve işgallerle yeni toprakları ele geçirmeye ve Filistin’i işgale devam ettiler.
Türk toplumunda genelde yanlış bir anlayış var. Filistinliler kendi topraklarını satmadılar. Bu oran % 1 i geçmez. %2 lik satılan kısımda ittihat terakkinin payı büyüktür. Bu medyada milliyetçi, laik ve ulusalcı kesimlerin kullandığı yalan bir argümandır. Araplar laikliği bilmezler. Türkiye’deki laik model Arap dünyasında tutmaz. Davos’tan sonra Türkiye modeli gündeme geldi. Bu modelin içeriğini çoğu kimse bilmiyor. Daha ziyade hiçbir Arap lider İsraile karşı böyle bir laf etmemişti. Tavrın kendisi Arapları büyüledi. Yoksa laikliği değil.
Hamas El-Fetih anlaşmasının yürüyeceğinden emin değiliz. Çünkü bir taraf kendi iradesine sahip değil. Ürdün ün % 70 i Filistinli. Ancak Kudusü bırakıp kimse buralarda devleti olsun istemez.
Suriye de baba Hafız Esad geleneksel olarak Filistinli öğrencileri desteklemiştir. Ama Filistin davasını çözme ve direnme konusunda bir adım bile atmamıştır. Golan tepeleri para karşılığı İsrail’e peşkeş çekilmiştir.İsrail’in güvenli bir komşusu olmuştur.
Arap baharı değil Ortadoğu halklarının kendine, özüne ve İslama dönüşüdür yaşanan hadiseler. Suriye deki mevcut yönetim mezhep savaşı istiyor. İsrail Suriye yönetiminden memnun. Diğer ülke ayaklanmalarında onlara yardım edilirken Suriye ye yardım edilmemesi sebebi, İsrail’e olan yakınlığı sebebi iledir. İsrail ihvan’ın Suriye de iktidara gelmesini istemez.
Türkiye de yaşayan siz Müslümanlar,Kudüs davasını devamlı diri tutmalıdır.Mescidi Aksaya 50 yaşın üstündeki erkekler ve kadınlar girebiliyor.Gençleri almıyorlar.Buralardan genç tur organizasyonları yapılmalıdır. Orası boş bırakılmamalıdır. Sahip çıkılmalıdır. Kudüs kurtulursa, Mescidi Haram kurtulursa ümmet kurtulacaktır.”
Program sonunda katılanlardan Filistin için yardım talebinde bulunuldu. Gazze’ye ulaştırılmak üzere toplanan 82. 239 $ yardım ve 1,943 $ yetim fonu Cumartesi günü hedefine ulaştırıldı. Makbuzu aşağıda yayınlanmıştır.
Program kılınan Cuma namazı ve musafahalaşmadan sonra sona erdi.
