İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı salonunda bayram sabahı düzenlenen bayramlaşma programı "Kur'an ayı Ramazan ve bayramların önemi" konulu konuşmayla başladı. Konuşmada Kur’an ayı Ramazan’ı tamamlayarak bayrama ulaşmış olduğumuz vurgulanarak Müslümanların sadece Ramazanı değil, sonraki tüm ayları da Kur’an’la ihya etmesi gereği üzerinde duruldu.Bayramda dostlarla, akrabalarla, yakınlarla olan küskünlüklere düşmanlıklara set çekmenin , yakınları, mazlum ve mağdur insanları ziyaret etmenin gereği üzerinde duruldu. Bayram gününde rabbimizin ümmet coğrafyasında yaşayan mazlum Müslüman halklara sabır ve direnme gücü vermesi açlık, sefalet, kan ve gözyaşına mahkum edilen tüm mazlumların kurtarması için dualar edildi.
Bayram namazının ardından okunan hutbede Ramazan ve ümmet bilincinin yeşertilmesi üzerinde duruldu. Bu çerçevede Gazze'de Siyonist rejimin ablukası atında hayat süren kardeşlerimize, Ankaralı Müslümanlar tarafından ulaştırılan maddi yardım üzerine, Gazze Celabiye bölgesindeki “cemiyetil islamiye” başkanının göndermiş olduğu duygu dolu mektuptan pasajlar okundu. O şöyle diyor du:
.jpg)
“……şunu söylemek isterim ki yapılan bu yardımlar, İslam ümmetinin hala hayırda yardımlaştığına ve dünyanın her yerindeki Müslümanların kalplerinin Kudüs yönünde attığına ve Filistin halkının meydanda yalnız olmadığına, terk edilmiş olmadığına en büyük delildir. Muhakkak ki halkımız bütün zorlukların karşısında topraklarında direnmeye devam ediyor ve arkalarında onlara karşılıksız yardım eden, maddi ve manevi destek veren koskoca bir ümmet var…….”
Her gün evlatlarını Allah yolunda bir bir feda eden Filistinli Müslümanların şanlı direnişlerinin yanında, onların tavizsiz ve onurlu duruşlarının yanında gönderilen basit bir meblağın belki de hiçbir önemi yoktu. Bizlerin bu şanlı direniş için yaptıkları belki de bir hiç mesabesindeydi. Oysaki mescidi Aksa’nın izzeti için mücadele vermek yalnızca Filistin halkının değil, hepimizin üzerine düşen önemli bir borçtu. Fakat Gazzeli kardeşimiz tevazu göstermiş, belki de hiç hak etmediğimiz duaları mazlumun duasıyla dilinden döküvermişti. Belki programda bulunan herkes bu samimi satırları dinlerken kendi iç dünyasıyla hesaplaşıyor ve kendisine, ben gerçekten Filistin için elimden geleni yapabiliyor muyum? Sorusunu soruyordu.
Bayramlaşmaya geleceğin mimarları çocukların katılımı da yüksekti. Çocuklar söyledikleri marşlar ve ezgilerle salona gerçek bayram şenliğini kazandırdılar. Ardından küçükler arasında bilgi yarışması yapıldı. Bütün çocuklara hediyeler dağıtıldı. Neşe içinde dağılan çocukların gözlerinde bayram sevincini görmek velileri oldukça mutlu etmişti. Program yapılan küçük ikramların ardından sona erdi.
