Üye Ol  -  Şifremi Unuttum?
Facebook
 
 
> Bugün 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü...

> Kadir Gecesinin ve Ona Değer Kazandıran Kur’an’ın Kadrini Bilmek...

> Erdoğan’ın, Karşılığı Olmayan Sert Söylemleri Filistin’den Yana, ...

> Ömrümüzden Bir Yıl Daha Azaldı, Gelin Hâlimizi Sorgulayalım!...

> Küresel İfsadın Fıtratı ve Doğal Dengeyi Bozması ile İnsanlığın Y...

   
En Çok Okunanlar
 
Darbeler Cumhuriyeti / Tarih: 28/10/2009
   
 
 
Savaş sonu ülkede, örgütlü tek yapıydı ordu
Bu yüzden yeni devlete, ordu damgasını vurdu
 
Pozitivist Osmanlı paşaları, devleti kurdu
Saltanat sürdü, tahta batıcı paşalar oturdu
 
Yeni sultan bürokratlar, modern ve “çağdaş”tılar
Emperyalistlerle, aynı kültürü paylaştılar
 
Halkı gerici sayıp, “başöğretmenlik” tasladılar
Sistemi seküler kültüre, Batı’ya yasladılar
 
Statüko için karşıydılar, hak ve özgürlüğe
İdeolojik dogmatizim, sebep oldu körlüğe
 
“Biz bu cumhuriyeti, kanla, irfanla kurduk” dendi
Kan, zulüm evet, ama “irfan” sürekli tepelendi
 
İrfanı, Hak bilgiyi, hor görmüştü “Cumhuriyet”
Tuğyanla yok edildi, hak, adalet ve hürriyet
 
Rejime,“cumhuriyet” dedikleri, ilk günden beri
Neden o sistem hiç girmedi, hudutlardan içeri?
 
Gören varsa eğer, göstersin bize “cumhuriyeti”
Yaşanan, halka tahakküm ve askerin vesayeti
 
Egemenlik, “kayıtsız şartsız” darbeci askerlerin
Rant-iktidar ilişkileri, çirkin boyutta “derin”
 
Oligarşinindi hâkimiyet, kayıtsız, şartsız
Halkın payına kölelik düştü, ezildi bahtsız
 
Evet, egemenlik patronun, silahlı bürokratın
İktidar ve rant tekelinde, zâlim aristokratın
 
Hiç hâkim olmadı ülkede, halkın “hür iradesi”
Sivillerin ensesindedir, darbecinin nefesi
 
Bu güç, tek sahibi ve efendisiydi ülkenin
Ona ters düşen, zulmüne maruzdu düzenin
 
Kürtlük ve İslam’ı, oturttular iç düşmanlar safına
Gerçek bölücüler başladı, tüm ülkede cadı avına
 
Bu paranoya ile, seksen yıldır halkla savaştılar
Hak, hukuk tanımadılar, insani hududu aştılar
 
Halkın seçtikleri, hep atanmışlarca engellendi
İktidar ve rant hırsıyla, halk iradesi gölgelendi
 
Halk kimi seçerse seçsin, hep onlar iktidardı
Her gelişmeye engeldiler, bütün toplum bîzardı
 
Seçilmiş atanmışa tabi, sanki onun kâhyası
Yetki bürokratta, sorumluluk seçilmişin tasması
 
Tokmağı almış ele, davul seçilmişin boynunda
İstediği gibi vurur, “demokrasi” oyununda
 
Vur bürokrat davula, keyfine göre vur, dan dan dan
Utansın itiraz etmeyen, korkakça teslim olan
 
Ülkende “Cumhuriyet” varsa, sadece lugatlarda
Despotluk egemen her yerde, mutsuzluk suratlarda
 
“Referandum” maddesi, önermiştim anayasaya
Dendi ki: “Halk ehil değil, doğru tercih yapmaya”
 
“Halk cahil” diye karşıydılar, onun özgür “oy”una
Şu “Demokrasi” hilesiyle, getirdiler oyuna
 
Sözde sivil kuruluşlar bile, tam militaristti
Her biri laiklik adına, azgın bir teröristti
 
Siyaset kapı açarsa, bazı özgürlüklere eğer
Statüko için, durumdan vazife çıkarır asker
 
Darbecilerin eğitim yeri, hep Amerika’ydı
Bu despotlar, Amerika adına bir harikaydı
 
Darbelerin arkasındaydı, ABD ve Batı
Hep havuç ve sopayla, terbiye ettiler halkı
 
Darbe, sıkıyönetim ve olağanüstü haller
Seksen yılın, yarıdan fazlasını işgal eder
 
Yunanistan’da darbeciler, yıllardır hapislerde
Bizde itibar görür, medyada, “derin” kulislerde
 
Hesaba çekilmedi, orduyu darbeyle kirleten
Hep haksızlık ve keyfilikle, ülkeyi gerileten
 
Darbelerle fakir halkı ezdiler, hem de rezilce
Zaten kısıtlı olan haklar, tırpanlandı sefilce
 
Tüm darbeler söz verirler, tam bağlılık göstermeye
Küresel sömürüye ve işbirlikçi sermayeye
 
Karar alırlar, emekçinin ve halkın aleyhine
Şeytan üçgenindeki, büyük patronların lehine
 
Sermayedarı kayırmak, darbenin kutsal göreviydi
Patron lehine emeği ezmek, nedense ilk işiydi
 
Sermayeci oligarşiye, teslim olunca devlet
Tabi halk soyuldu, belli ellerde toplandı servet
 
İslam, haksız servet birikimine karşıydı elbet
Bu yüzden, “irtica” yaygarasıyla saldırır devlet
 
Fakir halkın örgütleri, hep kapatıldı hiddetle
Asker -sermaye örgütleri, çalıştılar şehvetle
 
İnsan onuru tutuklandı, sürekli örselendi
Egemenler özgür yaşadı, mazlum kitle fişlendi
 
Darbe, sıkıyönetim derken, yaygınlaştı sefalet
Özgürlük ise tam yok oldu, katmerlendi esaret
 
Resmi Bayramlar, Ortak Sevinç Günleri değil
 
Bunca zulüm yapılmıştır, ilk darbenin ertesinde
Ezilenin gözyaşı var, “Cumhuriyet” kefesinde
 
“Cumhuriyet” bayramına, tabi halk etmez itibar
Asker, öğrenci katılımını, devlet zorunlu kılar
 
Sırf aristokrat egemenler, katılır törenlere
Böyle törenler absürd gelir, gerçeği görenlere
 
Faşist törenlerle, korku krallığı imaj tazeler
Askerler, tanklar, resmi nutuklar, hep aynı teraneler
 
Küçük azınlık mutluyken, ekseriyet ağlıyorsa
Bayram olur mu o gün, bunca hüzünlü yürek varsa
 
Üstelik yeni zulümler yapılıyor, sözde Bayramda
İsraf edilir bütçe, işsizlik, sefalet var her yanda
 
Abartılı gösterilerde yapılan bunca israfla
Kaç fabrika, hastane yapılır, düşünülse insafla
 
Ama vicdan ve insaf, “Cumhuriyet”le rafa kalktı
Seksen yıldır sömürülüp ezilen, hep mazlum halktı
 
Bir de trafik zulmü olur, sanki bayram hediyesi
Halk bu dayatmaya isyan eder, duyulmasa da sesi
 
“Beyaz Türk”ün bayramı, ezilen halka hüzün verir
Madem ortak sevinç değildir, kaldırılması gerekir

 

Bu içerik 2065 defa görüntülendi.
 
 
MAKALENİN YAZARI

Mehmet PAMAK
  Yazarın Diğer Makaleleri

 
 
Yorumlar
Yorum Ekleyin
Adınız Soyadınız
e-Posta Adresiniz
Başlık
Yorum
Kalan karakter sayısı : 6000
Güvenlik Kodu
 
 
Copyright © 2013 İLKAV - İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı
Strazburg Caddesi No:18/4 SIHHIYE/ANKARA
Telefon :  +90 (312) 229 79 76 e-posta:  iletisim@ilkav.org
İLKAV Teknik Komisyon