Üye Ol  -  Şifremi Unuttum?
Facebook
 
 
> Bugün 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü...

> Kadir Gecesinin ve Ona Değer Kazandıran Kur’an’ın Kadrini Bilmek...

> Erdoğan’ın, Karşılığı Olmayan Sert Söylemleri Filistin’den Yana, ...

> Ömrümüzden Bir Yıl Daha Azaldı, Gelin Hâlimizi Sorgulayalım!...

> Küresel İfsadın Fıtratı ve Doğal Dengeyi Bozması ile İnsanlığın Y...

   
En Çok Okunanlar

Anasayfa  >   CUMA HUTBELERİ  >  2015
 
Hutbe: Kur´an´ın önünde gürültü çıkaranlar
Tarih: 02/08/2015
   


‘’Kafirler dedilerki; bu Kur’anı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın belki üstün gelirsiniz.’’Fussilet 41/26

‘’Kafirler dedilerki; bu Kur’anı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın belki üstün gelirsiniz.’’Fussilet 41/26

Okuduğum ayeti kerime kıyamete kadar sürecek olan hak batıl mücadelesinde slamın en temel esası olan Kur’an ile ilgili İslam düşmalarının hiçbir zaman vazgeçemeyeceği bir stratejiden bahsetmektedir .Kur’an-ı Kerim ile ilgili olarak inkar edenlerin tarih boyunca ve günümüzde iki temel hedeflerinin olduğunu söyleyebiliriz.

1-Kur’an-ı Kerimi insanların dinlemelerine ,okumalarına(anlamalarına) engel olmak.

2-Kur’an-ı Kerim okunurken anlaşılmaması için O’nun önünde gürültü çıkarmak.

Evet şeytan ve dostları yüzyıllar boyu  bu plan doğrultusunda insanların Kur’an ile buluşmalarına engel olmaya çalışmışlardır.  Bu topraklarda da Cumhuriyetin ilk dönemlerinde 15-20 yıl insanlarımızın bırakın Kur’anı anlamıyla öğrenmelerine, yüzünden okumaya yönelik yapılan çalışmaları bile takibe almışlar Kur’an ve cüzler toplatılıp hem öğrenenler ve  hem de öğretenler ağır bir şekilde cezalandırılmışlardır.

Rabbimizin Kur’an’ın  okunup, dinlenmesine yönelik,(anlaşılmasına yönelik)Kur’an’da onlarca ayeti bulunmaktadır. Örneğin:

‘’Biz bu Kur’an’ı senin dilinle kolaylaştırdık, O’nunla Allahtan sakınanları müjdeleyesin, inat edenleri de korkutasın’’19/97

‘’Muhakkak biz O’nu anlayasınız diye Arapça bir kitap olarak indirdik’’12/2

‘’Kendilerine kitap verilenler O’nu hakkıyla okurlar.İşte onlar O’na iman ederler her kimde onu inkar ederse, işte onlar hüsrana uğranlardır’’2/121

Yani Kur’an anlaşılmak için okunan ve yaşanmak için inzal olmuş bir kitaptır.

Rabbimiz ‘’Hiç şuphe yok ki Kur’an’ı biz indirdik elbette O’nu yine biz koruyacağız’’(Hicr/9) ayetinde ifade edildiği gibi Kur’an’ı  tahribat ve tahrifattan korumuştur. Bu sebeble inkar edenler Kur’an metninde tahrifat yapamamışlardır, ancak onun yerine tefsir ve te’vilinde yorum ve anlayışlarında benzer tahrifatı yapma gayretini göstermişlerdir. Kur’an’ın batini, felsefi tefsirleri işraki yorumları bu çalışmalara örnek gösterilebilir. Ebced, cifr hesabı üzerinden yapılan yorumlar tefsirler bunların en belirgin sapkın örnekleridir. Aynı şekilde Kur’an’ın bütünlüğünden uzak , parçacı yaklaşımlarla yapılan yorumlarıda buna misal gösterebiliriz. Tüm bu yapılanlar bilerek veya bilmeyerek Kur’an’ın tahrifatı çalışmalarına hizmet etmiştir.

Kur’an’ın  bilenler açısından icazı, dinleyenlerde hayranlık uyandıran bir özelliktedir. Ku’ran indiği dönemden günümüze bu vasfı ile tüm insanlığı aciz bırakmıştır. Ku’ran çelişkisiz, yalın, kısa ama net cümlelerden, hayata dair fıtri, ahlaki, fıtratla ve doğa ile barışık bir muhtevaya sahip oluşu ile muhataplarını aciz bırakmıştır. Alternatif birkaç ayet getirme hususunda muhataplarına meydan okumuştur. Ancak bunu yapamamışlardır.Bu sebeble inkarcılar çareyi ya Kur’an’ı dinlememek , dinletmemek yada Kur’an okunurken gürültü çıkarmakta bulmuşlardır.

Rabbimiz kullarından Resulleri aracılığı ile gönderdiği vahyini okuyarak yada dinleyerek anlayıp itaat etmelerini , boyun eğmelerini emretmiştir .O tüm Elçilerini, kendisinin yegane ilah,rab,mabud bilinmesi ve nasıl kulluk yapılacağını göstermesi için göndermiştir.İnkar edenler bu itaati , kulluğu engellemek için itaatin kaynağı olan Kur’an’ın okunmasının anlaşılmasının önünde engeller çıkarmışlar , gürültü yapmışlardır.

Günümüzde bu gürültü çıkarma eylemi değişik şekilde cereyan etmektedir. Mesela;

-En baştan Kur’an anlaşılmaz onun için meal ve tefsir okumak doğru değildir, meal okumak insanı saptırır tarzı söylemler Kur’an önünde gürültü çıkarmaktadır.

-Kur’an’a abdestsiz dokunulmaz ve okunmaz demek , Kur’an’ı anlamak için derin Arabça bilgisine sahip olmak nasih, mensuh, müteşabih, amm, has gibi konulara vakıf olmak şarttır tarzı sonradan oluşturulan şartlar Kur’an’ın anlaşılmasının önünde gürültü çıkarmaktan başka bir şey değildir.

-İnsanlar İslamı öğreneceklerse meal ve tefsirlerden değil ilmihal, fıkıh kitapkarındanöğrenmeliler demek,  Allah’ın varlığının ispat edildiği, nefis tezkiyesinin nasıl yapılacağının anlatıldığı ,evliyaların hayatlarının ,menkıbelerinin anlatıldığı eserleri okuyun demek Kur’an’ın önünde gürültü yapmaktır.

-Kuran da devlet yoktur. Devletin imanı adalettir demek Kur’an ‘dan kaynaklanmayan bir adaleti savunmak , Kur’an’da var olan istişareye bakarak İslam demokrasiyi hoş görür, laiklik ve demokrasi İslama uygundur tarzı temelsiz iddialar Kur’an’ın önünde gürültü yapmaktır.

-İnsanlarımızın Kur’an’ın anlamıyla buluşmasına engel olan, onları oyalayan hemde Ramazan eğlenceleri adıyla yapılan karnaval ve aktivitiler festivallerle oyalayan, insanımızı  tv, bilgisayar yada kahve köşelerine özendirerek mahkum etmek, okuyacakları yada ezberleyecekleri birkaç dua ile cenneti kazanacakları kuruntusu ile kandırmak, büyük bir haber olan Kur’an’ın önünde gürültü çıkarmaktan başka bir şey değildir.

Kısacası Kur’an’ın temel esasları göz ardı edilerek Allahın yegane; ilah , rab , mabud, affeden, tevbeleri kabul eden, günahları bağışlayan, Ahiret gününün tek sahibi,  yegane, şari (kanun koyan) adaletin tam ve kamil ölçüsü yerlerin ve göklerin tek hakimi olarak tanımadan yapılan yorumlar, oluşturulan ilkeler, iddialar, her birisi Kur’an’ın önünde duran birer engel birer gürültüdür.

-Yapılması gereken İbrahim/52 ayetinde çok net olarak ifade edildiği gibi ‘’ Bu Kur’an ancak ve sadece Allah’ın yegane ilah olduğu bilinsin , O’nunla uyarılsınlar ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye bir tebliğdir”

Evet tüm bu Elçiler ve Kitaplar ilahlığı sadece Allah’a vermek için  gönderilmiştir ve bu uyarıyı gerçekleştirmek ancak kitabı gereği gibi okuyup teslim olmayı gerekli kılmaktır.

Selam olsun Kitabi anlayışı, algıyı istikamet üzere yaşayıp koruyanlara, veyl Kitab’ın önünde gürültü çıkaranlara.   AMİN

 

Hayati İsaoğlu

31.07.2015

Bu içerik 2610 defa görüntülendi.
 
 
CUMA HUTBESİ YAZARI

Hayati İsaoğlu
  Diğer Cuma Hutbesi Yazıları

 
 
Yorumlar
Yorum Ekleyin
Adınız Soyadınız
e-Posta Adresiniz
Başlık
Yorum
Kalan karakter sayısı : 6000
Güvenlik Kodu
 
 
Copyright © 2013 İLKAV - İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı
Strazburg Caddesi No:18/4 SIHHIYE/ANKARA
Telefon :  +90 (312) 229 79 76 e-posta:  iletisim@ilkav.org
İLKAV Teknik Komisyon