Hutbe: Az Kaldı, Zalimler İnşâAllah Yakında Devrilecekler
“…Zalimler yakında nasıl bir inkılabla devrilivereceklerini bilecekler.” (Şuara: 227)
Karanlığın en koyu olduğu an aydınlığa en yakın olduğu andır diye bir cümleyi sık sık duyarız. İnşâAllah, yaşadığımız zaman aydınlığa en yakın olan zamandır.  Bizler, “zulüm kimden gelirse gelsin karşıyız, mazlum kim olursa olsun onun yanındayız” İslamî ilkesinin mensubu mü’minleriz. Hâl-i hazırda, dünyanın dört bir yanı zalimlerin zulümleriyle inleyen Müslümanlarla dolu.
Bugün Filistin’de, Kudüs’te ve Gazze’de yaşananlar yürekleri yakan, gözleri yaşartan olaylardır. Onlarca yıllık Siyonist işgal, BM ve Batı desteğinde, İşbirlikçi Suud, BAE gibi bölge ülkelerinin güvencesi altında mazlum Filistin halkının kanını dökerek sürdürülüyor.
Geçmişte Sovyetlerin bugün de Rusya’nın egemenliği altında yaşayan özelde Müslüman Çeçenler, genelde de bütün Müslüman Kafkas halklarına revâ görülen zulümlere karşı tavrımızı koyup protestolar düzenlediğimiz gibi Doğu Türkistan’da zalim Çin’in, Bosna’da katil Sırpların, Arakan’da Myanmarlı Budistlerin, Somali’de, Sudan’da v.b. Afrika ülkelerinde yine Afganistan’da, Suriye’de, Irak’ta,  ABD, AB ve onların yerli despot şürekâlarının, Filistin’de, Gazze’de, Kudüs’te Siyonist, katil terör devleti İsrail’in zulümlerini de tel’in ile protesto etmiştik hâlâ da etmekteyiz.
İşte Çin’in Komünist Parti yetkilileri de Doğu Türkistanlı Müslümanlar üzerindeki baskıyı her geçen gün artırıyor. Her gün yeni yasaklar getiriyor. Çin Devleti, bölgede tesettür, namaz, oruç gibi daha birçok ibadet ve uygulamaya getirdiği kısıtlamayı ardı arkası kesilmeksizin uyguluyor.  On yıllardan beri Doğu Türkistan’da yaşanan zulüm, red ve asimilasyon artık dayanılmaz boyutlara ulaştı. Çin zulmü altında ezilen Doğu Türkistan’daki Uygurlar, hayat-memat mücadelesi vermeye devam ediyor.
On milyon Uygur Müslüman’dan 800 bini Çin hapishanelerinde… Henüz bir kaç hafta öncesinde de on bine yakın kardeşimiz tutuklanmış ve hapishanelere konulmuş durumda… Ezan’ın yasaklandığı, ibadetlerin izne tabi tutulduğu, Müslüman isimlerinin, düğün, bayram gibi faaliyetlerin yasaklandığı Doğu Türkistan’da âlimler, kanaat önderleri ve imamlar ya idam ediliyor ya da cezaevlerinde işkence ile öldürülüyor. Son olarak Doğu Türkistan âlimlerinden Abdulahad Mahdum ve Abdurreşid Hacim şehid edildi. Rabbimiz onlara rahmetiyle muamele etsin.Birleşmiş Milletlerin soykırım için yaptığı tanım, Doğu Türkistan’da yaşanan duruma tam olarak uysa da, Doğu Türkistanlılar, Birleşmiş Milletler denilen etkisiz elemanın “koruyucu şemsiyesi” altına halen girebilmiş değil.
Biz de zalimlere ve bu zalimlerin zulümlerine seyirci kalanlara diyoruz ki; lanet olsun, zalim, kâtil, despot İsrail, Çin, ABD, AB ve Rusya gibi zalimlere… Ve yine lanet olsun bu zalimlerin zulümlerine seyirci kalan insanlığa…
                                                                                                                   08.06.2018
                                                                                                    Hazırlayan: Emrullah AYAN